Doğanın Zarafeti: Doğal Taşlar!

Doğanın Zarafeti: Doğal Taşlar!

Doğanın Zarafeti: Doğal Taşlar!

Doğal taşlar, mücevher ya da süs eşyası olarak tasarlanmak üzere kullanılabilen, kesilip cilalanabilen veya bir şekilde işlenebilen bir organik madde çeşididir. Değerli taşlar nadir bulunan bir güzelliğe ve dayanıklılığa sahip olurlar. Birçok farklı doğal taş çeşidi bulunur. Bunların her birinin yaşantımıza etkisi taşın cinsine göre farklılık gösterir.

Doğal taşların fiziksel ve ruhsal birçok faydasından bahsetmek mümkün. Fakat bunların bilimsel olarak kanıtlanmadığı bir gerçektir. Taşların faydaları kullanan kişilerin tecrübelerine dayanarak ifade edilir. Her taşın etkisi bünyeden bünyeye göre farklılık gösterebilir.

Enerjinize iyi gelebilecek, ruhunuzu dinlendirecek ya da çeşitli hastalıklarınıza şifa olabilecek bazı doğal taş türlerini birlikte inceleyelim:

Akik Taşı

Bu taş yarı değerli bir taş türü olarak bilinir. Bedeni ve ruhu dengelediği düşünüldüğü için kendini tükenmiş, yorgun, bitkin hisseden kişiler bu taşı kullanmayı tercih edebilir.

Kalsedon ve Kuvars minerallerinin bir araya gelmesiyle oluşan bu taş türü “Kalsedon Kuvarsı” olarak da bilinir. Ayrıca “Ölümsüz Taş” olarak da anılır.

En yaygın renkleri; kırmızı, beyaz, mavi, gri, yeşil, kahverengi, lacivert, pembe ve mordur. Her renkte bulunabildiği için piyasada birçok üründe işlem görerek kullanılmaktadır.

İlkçağ dönemlerinden beri kullanılan Akik, dekoratif, süs eşyası ve çeşitli mücevherlerin yapımı için tercih edilen taşlar arasındadır. İlk olarak Sicilya’da Achates Nehri çevresinde bulunan kuvars ailesinden bir mineral olarak bilinir. Bu sebeple ismi “ırmak, dere yatağı, vadi” anlamına gelir.

Akik taşının Babil döneminde muska yapımında kullanıldığı bilinmektedir. Antik Mezopotamyalılar Akik taşını bir güç sembolü olarak kabul etmişlerdi. Yunanlılar ve Mısırlar da bu değerli taşı takı yapmak için kullanmışlardır. Antik Çin döneminde ise Akik taşının zihni negatif enerjilerden arındırdığına inanılıyordu.

Orta Çağ döneminde öküzlerin boynuna akik taşı takılarak verimli bir hasat dönemi geçirileceğine inanılıyordu.

Akik taşı birçok farklı renkte karşımıza çıkabilir. Çoğu zaman mat halde bulunurken kısmen şeffaf ya da yarı saydam formları da bulunur. Renkli kısımları ışıkları geçirir. Bu taş kristalize bir yapıya sahiptir. Katmanlaşan mineral tortularından meydana gelen yapısıyla kaliteli bir forma sahiptir. Güçlü bir iyileştirici olduğuna inanıldığı için terapi aracı olarak kullanılır. Doğanın ve Güneş’in enerjisini bu taşı kullanan kişiye aktardığı düşünülmektedir.

Akik taşının kullanan kişinin metabolizmasının daha düzgün çalışmasına yardımcı olduğu düşünülür. Gerginliği azalttığı, vücudu kuvvetlendirdiği, kan basıncını dengelediği ve çeşitli fiziksel hastalıklara şifa olduğu savunulmaktadır.  Akik taşının aynı zamanda kişileri tehlikelerden koruduğu, uykusuzluğa ve nazara iyi geldiği, ruh ile beden arasında bir denge sağladığı, stresi yok ettiği, sosyalleşmeyi kolaylaştırdığı, zararlı enerjileri yok ettiği kabul edilen faydaları arasındadır.

Her bir akik taşının rengine göre farklı etkileri olduğu düşünülür. Örneğin mavi akik taşı boğaz çakrası ile hizalandığında iletişim becerilerinizi geliştirirken kendinizi ifade etmenize yardımcı olabilir. Zihninizi sakinleştirmesinin yanı sıra ruhun iyileşmesinde de etkin rol oynadığı kabul edilir.

Yeşil akik taşı kalp çakrasını dengelerken verdiğiniz kararlarda daha cesur ve sağlam davranmanıza yardımcı olabilir.

Kırmızı akik taşının kullanan kişiyi negatif enerjilerden koruduğu savunulur. Yemen taşı olarak da adlandırılan bu taşın nazarın etkilerini ortadan kaldırdığına inanılır. Tespih ve mücevher gibi aksesuarların yapımında sıklıkla tercih edilen bir taştır.

Beyaz akik taşı zihnin uyanık tutulmasına yardımcı olurken aynı zamanda kişiyi nazardan koruyabilir.

Bu taşı kullanarak üzerinizde etkili olmasını istiyorsanız taşı kötü enerjilerden düzenli olarak temizlemeniz gerekmektedir. Toprağa gömme, tütsü yakarak taşı yanında bekletme, akan suyun altında yıkama gibi yöntemlerle taşınızda biriken kötü enerjileri temizleyebilirsiniz.

Turmalin Taşı

Gökkuşağı taşı olarak da bilinen Turmalin taşı birçok farklı renkte karşımıza çıkabilir. Geniş bir renk skalasına sahiptir. Özellikle kırmızı, siyah, yeşil, sarı, pembe gibi renklerde bulunur.

Bir efsaneye göre bu taş yerkabuğundan çıkarken gökkuşağından geçer ve birden fazla renge sahip olur. Işığa maruz kaldığında ise rengi değişebilir. Bu sebeple Gökkuşağı taşı ismini almıştır.

Yarı değerli taşlar sınıfında yer alan bu taş denge ve uyumun sembolü olarak bilinir.

Bir Turmalin taşının içerisinde bulunan renk tonunun başka hiçbir taşta bulunamayacağı yani bir diğerinin ötekine benzemediği ve eşsiz olduğu bilinir. Bu sebeple tarih boyunca sihirli bir taş olduğu ve üzerinde taşıyan kişiyi kötülüklerden koruduğuna inanılmıştır.

Bu taşın hormonları dengelediği, uykuyu düzenlediği, metabolizmayı hızlandırdığı, kas ağrılarını hafiflettiği, akciğerlere iyi geldiği, bağışıklık sistemini güçlendirdiği ve kişinin bir rahatsızlığı varsa iyileşme sürecini hızlandırdığı savunulmaktadır. Bunun yanı sıra ruhsal olarak kişinin bedeni ile ruhu arasında bir denge sağladığı, bağımlılıkları ve kötü alışkanlıkları bırakmaya yardımcı olduğu, zihni arındırıp güçlendirdiği, kişinin kendisiyle barışık olmasına yardımcı olduğu, aurayı temizlediği, özgüveni arttırdığı, kişiyi nazardan koruduğu düşünülür.

Turmalin taşı da zamanla üzerinde negatif enerjiler biriktirir ve bu enerjilerin taştan arındırılması gerekmektedir. Akan bir suda yıkayarak, toprağa gömerek, tütsü dumanına maruz bırakarak ya da Sitrin taşı gibi kendini ve başka taşları temizleme özelliğine sahip farklı bir taşın yanında bir miktar bekleterek Turmalin taşınızı arındırabilirsiniz.

Pembe Kuvars Taşı

Bu taş aşk taşı olarak da bilinir. Pembe kuvars taşının sinirlere iyi geldiği, kalbi sakinleştirdiği, pozitif enerji ve bulunduğu ortama sevgi yaydığı düşünülür. “Aşk Mıknatısı” olarak da bilinir.

Pembe kuvars taşının gönül ve ruh ile manevi güçlü bir bağ oluşturduğu savunulur. En özel kristaller arasında bulunan bu taş aşk, sevgi, tutku, masumiyet gibi kavramlarla ilişkilendirilir. Duygusal etkilere sahip bu taşın feminen bir enerjiye sahip olduğu düşünülür.

Yarı değerli taşlar arasında bulunan pembe kuvarslar açık bir renk tonuna sahiptir. Bu taş bulunduğu ortama pozitif bir enerji yayarken neşe ve bereket getirebilir. Kişiye huzur verdiğine inanılan bu taşın tarihi eski çağlara dayanmaktadır. Başka bir inanca göre kullanan kişinin aşkı bulacağına ve varsa mevcut ilişkisini canlandırmada büyük etkisi olacağı savunulur.

Bu taş pembenin soluk ya da canlı tonlarında ve saydam, hafif dumanlı versiyonları ile karşımıza çıkabilir.

Bu taşın faydaları arasında kullanan kişiye mutluluk vermesi, duygusal manada kişiye şifalı bir etkisi olduğu, kişinin zihnini olumsuz düşüncelerden arındırdığı, kaygı ve stresi giderdiği, kalbi manevi olarak rahatlattığı, kişinin kendisini de sevmesinde yardımcı olduğu ve fiziksel olarak da migrene iyi geldiği gibi faktörler yer alır. Aynı zamanda kişinin daha merhametli, sevgi dolu hissetmesini, hoşgörülü bir insan olmasını, ilişkide ve evlilikte kişilerin arasındaki duygusal bağı güçlendirdiği, karamsarlığı ortadan kaldırdığı, kıskançlık gibi zararlı duyguları azalttığı ve kişinin daha affedici bir insan olmasını sağladığı savunulmaktadır. Tüm bunların yanı sıra pembe kuvars taşının kabus görmeyi engellediği, cildi yenileyip gençleştirdiği ve kabus görmeyi azalttığı düşünülür. Cilde iyi geldiği düşünüldüğü için cilt bakımında kullanılan masaj aletlerinin yapımında Pembe Kuvars taşlarından yararlanılır. Bu taşın cilde elastikiyet kazandırırken aynı zamanda cildi sıkılaştırdığı bilinmektedir. Meditasyon uygulamalarında da Pembe Kuvars taşının sıklıkla kullanıldığı görülmektedir. Bunun yanı sıra bileklik, küpe, kolye gibi birçok takının yapımında pembe kuvars taşının kullanıldığına rastlamak mümkündür.

Etiketler: Doğanın Zarafeti: Doğal Taşlar!
Kasım 22, 2023
Listeye dön
cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR